İdari Dava Nasıl Açılır – Tüm Süreçler 2025

İdari yargıda yazılı yargılama usulü geçerlidir. Bu nedenle bir idari dava açılırken öncelikle dilekçede yazılması gerekli unsurların “idari davanın açılması” başlıklı İYUK madde 3 hükmü gereğince bir inceleme yapılması gerekmektedir:

İdari davaların açılması, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle yapılır. Dilekçede, tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları ya da unvanları, adresleri ile gerçek kişilere ait Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası belirtilir. Ayrıca, davanın konusu, sebepleri ve dayandığı deliller, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihi, vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler ile bunların zam ve cezalarına ilişkin davalarla tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktar da yer almalıdır. Vergi davalarında ise davanın ilgili olduğu verginin veya vergi cezasının türü ve yılı, tebliğ edilen ihbarnamenin tarihi ve numarası ile varsa mükellef hesap numarası gösterilir. Dava dilekçesine, dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örnekleri eklenir. Dilekçeler ve ekleri, karşı taraf sayısından bir fazla olacak şekilde düzenlenir.

İdari dava nasıl açılır makalemize ait merak ettiklerinizi yazımızın devamında bulabilirsiniz.

İdari Davada Yürütmenin Durdurulması Talebi

İdari davalarda, dava dilekçesinde dava konusu işlemin sonuçlanana kadar uygulanmamasını, yani işlemin yürütülmesinin durdurulmasını talep etmek gerekiyorsa, bu talep açık ve gerekçeli şekilde dilekçeye mutlaka eklenmelidir. Çünkü idari yargıda dava açılması, tek başına dava konusu işlemin – örneğin meslekten çıkarma, maaş kesintisi gibi disiplin cezaları ya da atama, tayin, ruhsat, kamulaştırma gibi idari işlemlerin – geçersiz sayılması ya da yürütülmesinin durdurulması sonucunu doğurmaz. Dava konusu işlemin, dava kesin karara bağlanana kadar uygulanmasının yaratacağı telafisi güç zararlar söz konusuysa, mahkeme, davacının bu yönde açık bir talebi ve gerekçesi olması şartıyla, işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verebilir. Ancak bu karar, mahkemece verilecek bir ara kararla mümkündür ve bu süreç, davacının dilekçesinde yer vereceği yürütmenin durdurulması istemine ve bu istemin hukuki dayanaklarına bağlıdır. Bu nedenle, böyle bir talep söz konusuysa, davacı tarafından dilekçeye mutlaka eklenmeli ve gerekçeleriyle açıklanmalıdır.

Hanka Whatsapp
İdari Dava Nasıl Açılır - Tüm Süreçler 2025

İdari Dava Açarken Hangi Delilleri Toplamalıyım?

    İdari davalar, re’sen yani kendiliğinden inceleme usulüne tabi olarak yürütülmektedir. Bu kapsamda, uyuşmazlığın çözümü için gerekli olan belge ve evraklar, İdare Mahkemesi tarafından ilgili kurum ve kuruluşlardan, resmi yollarla yazılacak müzekkere ile temin edilerek dosyaya kazandırılır. Ancak, dava dilekçesinde iptali talep edilen işlemin gerekçelendirilmesi açısından, ileri sürülen iddiaların hukuki dayanaklarının ve delillerinin açıkça belirtilmesi faydalı olacaktır. Bu, davanın daha hızlı ve etkin şekilde sonuçlandırılmasına katkı sağlar. Ayrıca, davacının elinde bulunmayan ancak dosyaya kazandırılması istenen belgelerin hangi kurumlardan temin edilmesi gerektiği dilekçede belirtilirse, bu durum mahkemeye yol gösterici olacak ve sürece olumlu katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte, idari yargıda dava açarken delil gösterme zorunluluğu bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde, davanın konusuna, iptal gerekçelerine açıklamalar kısmında yer verilmesi ve sonuç kısmında iptali istenen işlemin açıkça belirtilmesi yeterlidir. Özellikle, dilekçenin sonuç kısmının açık ve anlaşılır olması, iptali talep edilen işlemin net biçimde ifade edilmesi ve bir dava dilekçesinde yalnızca bir idari işleme karşı dava açılabileceği kuralının gözetilmesi büyük önem taşımaktadır.

    İdari Yargıda Dava Süreci Ne Kadar Sürer?

    İdari dava nasıl açılır? İdari yargıda dava süreci, davanın türüne, mahkemenin iş yüküne ve tarafların taleplerine göre değişmekle birlikte, ortalama olarak 8 ay ile 1 yıl arasında sonuçlanabilir. Yürütmenin durdurulması talepli davalarda, bu talep hakkında genellikle daha kısa sürede, birkaç hafta ila birkaç ay içinde ara karar verilir. Ancak nihai kararın verilmesi, delillerin toplanması ve savunmaların tamamlanması gibi aşamalara bağlı olarak uzayabilir. Dava süresini etkileyen en önemli faktörlerden biri, mahkemenin dosyayı öncelikli olarak ele alıp almamasıdır. Yürütmenin Durdurulması talepli açılan davalar öncelikle ele alınır ve sonuçlandırılır. Nitekim iptal davası açılırken duruşma talep edilmesi halinde, duruşmanın yapıldığı günden itibaren 15 gün içinde gerekçeli karar yazılır ve taraflara tebliğ edilir. Bu süreç bazen 1 ay kadar sürmektedir.

    İdari Dava Açma Ücreti ne kadardır?

    İdari dava nasıl açılır? 2025 yılı itibarıyla idari yargıda dava açmak isteyen kişiler için ödenmesi gereken yargılama giderleri ve harçlar, her yıl başında Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yeniden değerleme oranı esas alınarak artırılmaktadır. Bu nedenle davacılar, dava açmadan önce öngörülen masrafları dikkate almalı ve dava stratejilerini buna göre belirlemelidir. İdari yargı sisteminde dava açılışında ödenmesi gereken masraflar birkaç temel unsurdan oluşmaktadır. Bunlar; başvurma harcı, karar harcı, vekâlet harcı, vekâlet pulu bedeli ve gider avansıdır. Ayrıca yürütmenin durdurulması talebi veya duruşma talebi olması halinde bu masraflar artmaktadır.

    Öncelikle her idari davada alınan başvurma harcı 2025 yılı için 615,40 TL olarak belirlenmiştir. Bu harç, davanın açılabilmesi için ilk zorunlu ödemedir. Yine aynı şekilde karar harcı da 615,40 TL olup davanın esasına girilerek karar verilmesi için peşin ödenmesi gereken bir tutardır. Dolayısıyla her dava açılışında yalnızca bu iki kalemden toplam 1.230,80 TL ödenmektedir. Eğer davacı, davasını bir avukat aracılığıyla açıyorsa vekâlet harcı da ayrıca ödenmektedir. 2025 yılı için vekâlet harcı 87,50 TL olarak uygulanmakta, bunun yanında zorunlu damga pulu niteliğindeki vekâlet pulu için de 138,00 TL masraf alınmaktadır. Bu kalemler davanın olmazsa olmaz yargılama giderleri arasında yer almakta olup, her türlü dava için geçerlidir. İdari dava nasıl açılır ve süreçlerine yazımızın kalanında devam ediyoruz.

    Bunun yanında en büyük değişkenliği gösteren kalem gider avansıdır. Gider avansı, dava süresince yapılacak tebligatların, bilirkişi incelemelerinin, keşiflerin veya diğer yargılama giderlerinin karşılanabilmesi için mahkeme veznesine önceden yatırılan tutardır. Bu tutar, davanın niteliğine, talep edilen usuli işlemlere ve dava türüne göre farklılık göstermektedir. 2025 yılı için belirlenen ortalama gider avansı tutarları davacının taleplerine göre değişmektedir.

    Eğer dava, sadece yürütmenin durdurulması istemiyle açılıyorsa bu durumda mahkemece talep edilen gider avansı oldukça yüksek tutulmaktadır. 2025 yılı için yalnızca yürütmenin durdurulması talepli bir davada 2.450,00 TL gider avansı alınmakta ve bu kalem diğer sabit harçlarla birlikte toplandığında davanın açılış maliyeti 4.920,20 TL’ye ulaşmaktadır. Yürütmenin durdurulması talebi, dava sonuçlanana kadar idari işlemin geçici olarak durdurulmasını sağlayabileceği için oldukça önemli bir usuli taleptir ve bu nedenle ek masraf yükü oluşturmaktadır.

    Eğer dava yalnızca duruşma talepli olarak açılmışsa bu durumda ödenmesi gereken gider avansı 2.100,00 TL’dir. Bu tutar, mahkemede yapılacak sözlü yargılama faaliyetleri için gerekli masrafları karşılamaktadır. Bu halde ödenen toplam dava açılış masrafı 3.556,30 TL olmaktadır.

    Bunun yanı sıra davacı hem yürütmenin durdurulmasını hem de duruşma yapılmasını talep etmişse bu durumda ödenmesi gereken gider avansı 2.800,00 TL’ye kadar yükselmektedir. Sabit harç ve diğer masraflarla birlikte düşünüldüğünde 2025 yılı için böyle bir davanın açılış maliyeti 5.270,20 TL’yi bulmaktadır. Bu tutar, idari yargıda açılabilecek en yüksek başlangıç maliyetli dava türlerinden biridir.

    Tüm bu masraflar ortalama değerler olup davanın açıldığı mahkemenin iş yüküne, uygulanacak usullere ve yapılacak işlemlere göre farklılık gösterebilmektedir. Ancak davacıların dava açmadan önce bu giderleri göz önünde bulundurmaları, dava sürecinde maddi açıdan hazırlıklı olmaları açısından büyük önem taşımaktadır. Özellikle yürütmenin durdurulması ve duruşma talepli davalarda gider avanslarının yüksekliği, dava açılış masraflarının ciddi şekilde artmasına yol açmaktadır.

    Sonuç olarak 2025 yılı itibarıyla idari dava nasıl açılır ve masrafları, sadece sabit harçlardan ibaret olmayıp, davacının taleplerine göre önemli ölçüde değişkenlik göstermektedir. Başvurma ve karar harçları ile vekâlet pulu ve harcı sabit kalemler olmakla birlikte, asıl belirleyici unsur gider avansı olmaktadır. Bu nedenle dava açmadan önce avukat aracılığıyla ayrıntılı maliyet hesabı yapılması, davacının hak kaybı yaşamaması açısından son derece önemlidir. İdari dava nasıl açılır ve süreçleri nelerdir ile bilgi almak için Konya avukat sayfamızdan bizimle iletişime geçebilirsiniz.

    İdari Davamı Ücret Ödemeden (Adli Yardımla) Açmak Mümkün müdür?

    İdari yargıda adli yardım kurumu, ekonomik durumu yetersiz olan bireylerin dava açarken veya açılmış idari davayı takip ederken zorunlu yargılama giderlerini karşılayamayacak durumda bulunmaları halinde, adalete erişim hakkının güvence altına alınması amacıyla düzenlenmiştir. Hukuk devleti ilkesinin bir yansıması olan bu kurum, kişilerin hak arama özgürlüğünü kullanabilmelerini kolaylaştırmakta ve ekonomik imkânsızlıkların, adaletin tecellisine engel olmasının önüne geçmektedir.

    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesi uyarınca, idari yargıda da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda yer alan adli yardım hükümleri uygulanmaktadır. Buna göre, davacı veya davalı taraflardan biri, dava açarken yahut dava sürecinde adli yardım talebinde bulunabilir. Adli yardımın kabulü halinde, dava açılışında ödenmesi gereken başvurma harcı, karar harcı, vekâlet harcı, vekâlet pulu ve gider avansı gibi kalemler tamamen veya kısmen ertelenir. Bunun yanı sıra, yargılama sürecinde yapılacak tebligat, bilirkişi, keşif veya tanık giderleri de devlet tarafından karşılanabilir ya da dava sonunda hükmedilecek harç ve giderlerin ödenmesi, tarafın mali durumuna göre ertelenebilir.

    Adli yardım talebinde bulunabilmek için, başvuran kişinin kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde tehlikeye düşürmeden yargılama giderlerini karşılayamayacak durumda olduğunu belgelemesi gerekmektedir. Bu kapsamda, genellikle muhtarlıktan alınacak fakirlik belgesi, SGK kayıtları, gelir-gider durumunu gösteren belgeler ve taşınmaz mal kayıtları dosyaya eklenir. Mahkeme, talebi değerlendirirken başvurucunun ekonomik durumunu araştırır ve gerekirse ilgili kurumlardan bilgi talep eder.

    Adli yardım talebi, idari dava nasıl açılır ve açılmadan önce yapılabileceği gibi dava açılırken dilekçeye de eklenebilir. Mahkeme, öncelikle bu talebi karara bağlar. Talebin kabul edilmesi halinde davacı, herhangi bir harç veya gider yatırmadan davasını açabilir ve sürecin mali yükünden muaf tutulur. Talebin reddi halinde ise dava açılış masraflarının belirlenen süre içinde yatırılması gerekir. Aksi halde dava usulden reddedilebilir.

    Adli yardım kararı geçici niteliktedir. Yani, idari dava sonunda haksız çıkan taraf hakkında yargılama giderlerine hükmedilir ve karşı taraftan tahsil edilemeyen giderler, devlet hazinesine yüklenmiş olur. Bununla birlikte, mahkeme tarafından verilen adli yardım kararı, davanın kesin hükme bağlanmasına kadar geçerliliğini sürdürür.

    Bu kurum özellikle idari yargıda önem arz etmektedir; zira iptal davaları, tam yargı davaları veya idari sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar çoğu zaman yüksek gider avansları gerektirmektedir. Maddi imkânsızlık içinde bulunan vatandaşların dava açamaması, temel hak ve özgürlüklerin ihlaline yol açacağından, adli yardım uygulaması hem bireyler hem de hukuk devleti açısından vazgeçilmez bir güvence olarak kabul edilmektedir.

    Sonuç itibarıyla idari dava nasıl açılır kısmını değerlendireceksek, idari yargıda adli yardım kurumu, adaletin yalnızca ekonomik gücü olanların erişebildiği bir alan olmamasını sağlamakta; kişilerin hak arama özgürlüğünü ekonomik kısıtlılıkların ötesinde koruyarak, yargılamanın eşitlik ve hakkaniyet ilkelerine uygun yürütülmesine hizmet etmektedir.