Trafik Kazası Tazminat Davası

Trafik kazası, karayolu üzerinde hareket halindeki bir veya birden fazla aracın karıştığı, ölüm, yaralanma veya maddi zararla sonuçlanan olayları ifade eder. Trafik kazası tazminat davası, bu tür kazalarda mağduriyet yaşayan kişilerin uğradıkları zararların giderilmesi amacıyla başvurdukları hukuki bir hak olup, özel hukuk kapsamında açılan davalar aracılığıyla talep edilir. Karayolları Trafik Kanunu’na göre, karayolu üzerinde meydana gelen kazalar ölüm, yaralanma veya malvarlığı zararı doğuruyorsa, bu durum trafik kazası olarak kabul edilir ve zarar görenler, kazaya sebep olan sürücü, aracın sahibi veya işleten kişi ile sigorta şirketine karşı trafik kazası tazminat davası açabilirler. Trafik kazası tazminat davaları, mağdurların haklarının korunması ve zararın adil bir şekilde giderilmesi açısından büyük önem taşır.

İçerikler

Trafik Kazası Tazminat Davasını Kimler Açabilir?

Trafik kazasında zarar gören birçok kişi, maddi ve manevi tazminat davası açma hakkına sahiptir. Örneğin:

  • Ölen kişinin yakınları: Ölümle sonuçlanan kazalarda, ölen kişinin eşi, çocukları, anne-babası veya bakımını üstlendiği kişiler “destekten yoksun kalma tazminatı” ve manevi tazminat talep edebilir. Destekten yoksun kalanlar arasında nikahsız eş veya küçük kardeşler de tazminat isteyebilirler.
  • Yaralanan kişiler: Trafik kazasında yaralanan sürücü, yolcu veya yaya, tedavi giderleri ve iş göremezlik nedeniyle kaybedilen ücret gibi bedensel zararları talep etmek için davacı olabilir. Ayrıca kazazedeye yaşatılan psikolojik sarsıntı ve acı için manevi tazminat hakkı doğar.
  • Araç ve eşya sahipleri: Kaza sonucu aracı veya eşyası zarar gören kişiler, onarım bedelini, araç pert olmuşsa araç bedelini, onarım sonrası değer kaybını talep edebilir. Benzer şekilde, kazada bina, tesis veya taşınır malları zarar gören üçüncü şahıslar da tazminat talep edebilirler.

Bu tür davalar, zarar gören mağdurların hem maddi (tedavi, bakım, onarım, gelir kaybı vb.) hem manevi (acı, elem, sıkıntı vb.) haklarını korumayı amaçlar.

Trafik Kazası Tazminat Davası ve Zorunlu Trafik Sigortası

Trafik sigortası, resmi adıyla Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, meydana gelen trafik kazalarında üçüncü kişilerin uğradığı maddi zararları ve bedeni zararları karşılayan bir poliçe türüdür. Bu sigorta, kazaya karışan araç sürücüsünün kusur oranına göre devreye girer ve tazminat sorumluluğunu üstlenir. Bu nedenle trafik kazası tazminat süreçlerinde sigorta şirketlerinin rolü son derece belirleyicidir.

Örneğin, bir trafik kazasında A aracı tam ve asli kusurlu olarak B aracına çarpmışsa, B aracında meydana gelen hasar, kazanın gerçekleştiği tarihteki poliçe limitleri dahilinde A aracının trafik sigortası tarafından karşılanır. Bu durumda B aracının sahibinin araç hasarı için ayrıca bir masraf üstlenmesine gerek kalmadan, trafik sigortası tazminat ödemesini sağlar.

Diğer bir örnekte ise A aracı ile B aracının karıştığı bir kazada kusur oranları farklılık gösterebilir. A aracının kusuru yüzde 75, B aracının kusuru yüzde 25 olarak belirlendiğinde, her iki tarafın yolcularının zararları da kusur oranına göre sigorta şirketlerince karşılanır. Yani A aracında bulunan yolcuların bedeni zararları B aracının trafik sigortasından yüzde 25 oranında, B aracındaki yolcuların zararları ise A aracının trafik sigortasından yüzde 75 oranında tahsil edilir. Bu sistem, mağdur olan kişilerin adil şekilde tazminata ulaşmasını sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.

Trafik kazası tazminat davalarında, kusur oranlarının doğru belirlenmesi ve sigorta poliçelerinin limitlerinin dikkate alınması büyük önem taşır. Zira sigorta şirketleri, yalnızca yasal poliçe limitleri çerçevesinde ödeme yapmakla yükümlüdür. Bu nedenle hak sahiplerinin, tazminat taleplerinde hem yasal haklarını hem de poliçe kapsamını göz önünde bulundurması gerekmektedir.

Maddi Hasarlar ve Araç Değer Kaybı – 2025 Yılı Trafik Kazası Tazminat Uygulamaları

2025 yılı itibarıyla araç başına maddi hasar teminat limiti 200.000 TL olarak belirlenmiştir. Bu limit, kusurlu aracın trafik sigortasını düzenleyen sigorta şirketi tarafından karşılanabilecek azami miktarı ifade eder. Örneğin, bir trafik kazası sonucunda bir araçta 350.000 TL tutarında hasar meydana gelmişse, sigorta şirketi en fazla 200.000 TL ödeme yapmakla yükümlüdür. Kalan 150.000 TL tutarındaki zarar ise kusurlu aracın sürücüsünden ve araç sahibinden dava yolu ile tahsil edilebilir. Bu düzenleme, trafik kazası tazminat taleplerinde mağdur olan kişilerin zararlarının tamamen ortadan kaldırılabilmesi için hukuki sürecin önemini ortaya koymaktadır.

2025 yılında yürürlükte olan düzenlemelere göre, araç değer kaybı da trafik sigortasının teminat limitleri içerisinde yer almaktadır. Ancak limitin aşılması halinde değer kaybının tamamının sigorta şirketi tarafından karşılanması mümkün değildir. Örneğin, 300.000 TL tutarında hasar meydana gelen bir kazada, sigorta şirketi poliçe limiti olan 200.000 TL’yi ödedikten sonra, aracın değer kaybı bedeli ayrıca kusurlu araç sürücüsü ile araç sahibine yöneltilecek dava yoluyla talep edilebilir.

Örnek bir durumda, kazada aracın tamir masrafı 180.000 TL, araç değer kaybı ise 30.000 TL olarak hesaplanmışsa, sigorta şirketi poliçe kapsamında toplam 200.000 TL ödeme yapabilir. Ancak bu durumda 10.000 TL tutarındaki değer kaybı sigorta kapsamında olmayacak, doğrudan kusurlu sürücü ve araç sahibinden tahsil edilebilecektir. Böylece hem maddi hasar hem de araç değer kaybı, trafik kazası tazminat sürecinde farklı yönleriyle değerlendirilmekte ve poliçe limitleri mağdurun zararını tam anlamıyla karşılayamadığında hukuki yollara başvurulması gerekmektedir.

2025 yılına uyarlanmış bu uygulama, trafik kazaları sonrası mağduriyetlerin giderilmesinde sigorta sisteminin sınırlarını ortaya koyarken, aynı zamanda bireylerin hak arama yollarını da açık tutmaktadır. Özellikle araç değer kaybı hesaplama taleplerinde, sigorta şirketlerinin ödeme sorumluluğunun sınırlı olduğu, bakiye alacaklar için doğrudan dava açılması gerektiği unutulmamalıdır.

Trafik Kazası Tazminat Davası Kimlere Karşı Açılır?

Trafik kazasında zarara neden olan asıl sorumlular aleyhine dava açılır. Bu kapsamda sorumlu olabilecek taraflar şunlardır:

  • Araç Sürücüsü: Kazanın oluşumunda kusurlu hareket eden sürücü, Türk Borçlar Kanunu’na göre haksız fiil sorumluluğu taşır.
  • Araç Sahibi/İşleten: Motorlu aracın sahibi veya işleteni, “tehlike sorumluluğu” kapsamında müştereken sorumludur (KTK m.85). Yani aracın tescilinde görünen kişi veya uzun süreli kiracı, kaza nedeniyle doğan zararlardan sorumludur.
  • Sigorta Şirketi: 2918 sayılı KTK gereği zorunlu trafik sigortası yaptırılmışsa, sigortacı poliçe teminat limitleri çerçevesinde işletenin sorumluluğunu üstlenir. Sigortacı, işletici ve sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi mesuldür.
  • Güvence Hesabı: Karşı tarafın trafik sigortası yoksa, Devletin “Güvence Hesabı” kaza sonucu doğan yaralanma ve ölüm tazminatlarını karşılar.

Kazaya karışan kişiler müştereken sorumlu tutulur; doğru kişilere dava açılması önemlidir.

Hanka Whatsapp
Trafik Kazası Tazminat Davası

Trafik Sigortası ve Kasko Sigortası Arasındaki Temel Farklar

Trafik kazası sonrası ortaya çıkan zararların giderilmesinde en çok karıştırılan kavramlardan biri trafik sigortası ile kasko sigortasıdır. Her iki sigorta türü de araç sahipleri için önemli güvenceler sunar; ancak kapsamları ve sağladıkları haklar farklıdır. Bu farkların doğru anlaşılması, özellikle trafik kazası tazminat davası süreçlerinde mağduriyet yaşanmaması için büyük önem taşır.

Trafik Sigortası, yani Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, yalnızca üçüncü kişilerin uğradığı zararları karşılamak üzere düzenlenmiştir. Bir trafik kazasında karşı tarafın aracı veya yolcuları zarar gördüğünde, kusurlu aracın trafik sigortası devreye girer. Bu sigorta bedeni ve cismani zararları, ayrıca araçlarda meydana gelen değer kaybını karşılar. Ancak manevi tazminat talepleri hiçbir şekilde bu poliçe kapsamında değerlendirilmez. Zorunlu olduğu için poliçe primleri nispeten düşüktür ve devlet tarafından belirlenen limitler çerçevesinde ödeme yapılır.

Kasko Sigortası ise isteğe bağlı bir sigorta türüdür ve esas olarak kişinin kendi aracında meydana gelen zararları teminat altına alır. Araç sahibinin kazada kendi aracında oluşan hasarlarını karşılamaya yönelik düzenlenmiştir. Kasko poliçeleri bedeni zararları ya da araç değer kaybı taleplerini karşılamaz. Ancak poliçe kapsamında özel teminatlar eklenmişse, manevi tazminat talepleri belirli ölçüde güvence altına alınabilir. Kasko sigortasının prim fiyatları, kapsamı daha geniş olduğu için trafik sigortasına kıyasla daha yüksektir.

2025 yılı uygulamalarına göre trafik kazası mağdurlarının trafik kazası tazminat taleplerinde öncelikli olarak kusurlu tarafın trafik sigortasına başvurması gerekir. Ancak trafik sigortasının teminat limitlerini aşan durumlarda, zarar gören tarafın doğrudan kusurlu sürücü ve araç sahibine dava açma hakkı vardır. Kasko sigortası ise bu noktada araç sahibinin kendi zararını güvence altına aldığı için tamamlayıcı bir koruma sağlar.

Trafik Kazası Tazminatında Zamanaşımı

Trafik kazası sonucunda meydana gelen araç hasar bedelleri ve araç değer kaybı talepleri için zamanaşımı süresi, kaza tarihinden itibaren 2 yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde, dava açma hakkı zamanaşımına uğrar. Trafik kazası tazminat davası hakkında talep edilecek zararlara aşağıdaki başlıklarda okumaya devam edebilirsiniz.

Bunun dışında, trafik kazaları nedeniyle ortaya çıkan bazı zarar kalemleri için daha uzun süreler öngörülmektedir. Bunlar arasında geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcı giderleri, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve destekten yoksun kalma tazminatı bulunmaktadır. Bu zarar kalemleri, doğrudan kişilerin bedeni zararlarıyla ilgili olduğundan, yalnızca iki yıllık süreyle sınırlı değildir.

Bu tür zararlar için, kazanın yaralanma ile sonuçlanması halinde 8 yıl, ölümle sonuçlanması halinde ise 15 yıl zamanaşımı süresi uygulanır. Bu süreler, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen uzamış ceza zamanaşımı süreleri ile bağlantılıdır. Örneğin, bir trafik kazası neticesinde mağdur yaralanmışsa, tazminat talepleri kaza tarihinden itibaren sekiz yıl boyunca ileri sürülebilir. Eğer kaza ölümle sonuçlanmışsa, destekten yoksun kalma tazminatı da dahil olmak üzere tüm talepler için on beş yıllık süre geçerlidir. Ceza hakkında detaylı bilgiye Konya ceza avukatı sayfasından ulaşabilirsiniz.

Önemle belirtilmelidir ki, kişiler şikâyetçi olmasalar dahi, bedeni zararlar söz konusu olduğunda bu uzamış zamanaşımı süreleri kendiliğinden uygulanır. Dolayısıyla mağdurların haklarını kaybetmemeleri için, trafik kazası tazminat davalarında zamanaşımı sürelerini dikkate alarak hareket etmeleri büyük önem taşır.

Trafik Kazası Tazminatında Maddi ve Bedeni Zararların Kapsamı

Trafik kazaları sonucunda doğan zararlar iki temel başlık altında incelenir: maddi zararlar ve bedeni-cismani zararlar. Hukukumuzda bu zararların telafisi, kusurlu tarafın sorumluluğuna ve zorunlu trafik sigortasının kapsamına göre belirlenir. Ancak trafik kazası tazminat taleplerinde sigorta poliçelerinin belirlenen teminat limitleri kadar ödeme yapılabileceği unutulmamalıdır.

Maddi Hasarlar ve Araç Değer Kaybı başlığı altında değerlendirilen zararlar, esas olarak araçta meydana gelen hasar ve kazadan sonra aracın piyasa değerindeki düşüşü kapsar. Örneğin, 2022 yılında araç başına maddi hasar teminat limiti 100.000 TL olarak belirlenmişti. Bir aracın 200.000 TL tutarında hasara uğraması halinde, kusurlu aracın trafik sigortasını düzenleyen sigorta şirketi yalnızca 100.000 TL ödeme yapabilir. Aradaki fark ise, kusurlu aracın sürücüsü ile araç sahibine yöneltilecek dava yoluyla talep edilir. Aynı durum araç değer kaybı için de geçerlidir; sigorta poliçesi limitinin aşılması halinde bakiye zarar doğrudan kusurlu taraftan tahsil edilir.

Bununla birlikte trafik kazaları yalnızca araçlarda maddi hasara yol açmaz, aynı zamanda kişilerin yaşamlarını doğrudan etkileyen ciddi bedeni zararlar da ortaya çıkarır. Bedeni ve cismani zararlar kapsamında mağdurların veya ölen kişinin yakınlarının talep edebileceği çeşitli tazminat kalemleri vardır. Bunlar arasında geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcı gideri, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ve destekten yoksun kalma tazminatı yer alır.

Geçici iş göremezlik tazminatı, mağdurun tedavi süresince çalışamadığı günlerin karşılığıdır. Sürekli iş göremezlik tazminatı, kişinin mesleğini icra etme gücünü kalıcı olarak kaybetmesi halinde gündeme gelir. Bakıcı gideri tazminatı, mağdurun yaşamını sürdürebilmesi için başkasının bakımına ihtiyaç duyması durumunda ödenir. SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri, sosyal güvenlik kapsamında karşılanmayan ilaç, özel hastane ve tıbbi malzeme masraflarını kapsar. Destekten yoksun kalma tazminatı ise ölümle sonuçlanan kazalarda, ölenin sağlığında ailesine sağladığı maddi desteğin telafisi amacıyla yakınları tarafından talep edilebilir.

Görüldüğü üzere, trafik kazası tazminat süreci hem araç hasarları hem de kişisel zararları içine alan geniş bir yelpazeye sahiptir. Maddi zararlar sigorta poliçesi limitleri çerçevesinde karşılanırken, aşan kısmın kusurlu sürücü ve araç sahibinden talep edilmesi gerekir. Bedeni zararlar ise mağdurun ve yakınlarının hayatında doğrudan etkiler doğurduğundan, daha geniş kapsamlı tazminat kalemlerini içermektedir. Bu nedenle mağdurların haklarını kaybetmemeleri için hem sigorta poliçelerinin kapsamını hem de yargı yoluyla talep edilebilecek tazminat imkanlarını doğru değerlendirmeleri son derece önemlidir.

Araç Hasarı Nedeniyle Tazminat Davasında Talep Edilebilecek Zararlar

Kaza sonucu araçlarda oluşan hasarlar da tazmin kapsamında değerlendirilir. Talep edilebilecek zarar kalemleri:

  • Onarım Bedeli: Araç tamir edilmişse tamir masrafları.
  • Araç Bedeli: Araç pert olmuşsa o anki piyasa değeri.
  • Değer Kaybı: Onarım sonrası aracın piyasa değerindeki azalma.
  • Kazanç Kaybı: Ticari araçlarda, aracın onarım süresince elde edilemeyen gelir.

Yaralanmalı Trafik Kazası Sonucunda Talep Edilebilecek Zararlar

Kaza yaralamayla sonuçlanmışsa, aşağıdaki zarar kalemleri talep edilebilir:

  • Tedavi ve İyileşme Giderleri: Hastane, ilaç, ameliyat, fizik tedavi vb. giderleri.
  • Gelir Kaybı: Yaralı kişinin iş göremezlik süresince kaybettiği ücret.
  • Bakım Giderleri: Yaşam boyu bakım ihtiyacı doğarsa gerekli bakıcı ücretleri.
  • Geçici İş Göremezlik Tazminatı: Kazazedeye geçici iş göremezlik sırasında ödenmesi gereken tazminat (maddi ve manevi).
  • Sürekli İş Göremezlik Tazminatı: Bedensel bütünlük kaybına göre hesaplanan tazminat (maddi).
  • Protez ve Cihaz Giderileri: Uzun vadede gereken protez, cihaz ve ilaç giderleri.
  • Estetik Zarar: Kalıcı iz, şekil bozukluğu gibi estetik kayıplar için ilave tazminat.
  • Manevi Tazminat: Yaralanma sonucu çekilen acı ve elem için talep edilecek tazminat (TBK m.56/2).

Ölümlü Trafik Kazası Sonucunda Talep Edilebilecek Zararlar

Ölümlü kazalarda, ölen kişinin yakınları da zarar görür. Talep edilebilecek zarar kalemleri şunlardır:

  • Cenaze Masrafları: Ölüm nedeniyle yapılan tüm defin ve nakil masrafları.
  • Tedavi Giderleri: Ölüm hemen gerçekleşmemişse, kazazedeye yapılan tüm tıbbi müdahaleler ve tedavi masrafları (hastane, ilaç vb.).
  • Manevi Tazminat: Ölümle birlikte oluşan acı, elem ve üzüntü için ölenin yakınlarına ödenen tazminat (TBK m.56/2).
  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı: Ölen kişinin geçimini sağladığı kişiler (eş, çocuk, aile üyeleri vb.) bu kişilerin ölüm nedeniyle uğradığı maddi kayıp (TBK m.53/3, 56/2).

Trafik Kazası Tazminat Davalarında Gerekli Deliller

Trafik kazası tazminat davalarında deliller hem kazanın nasıl meydana geldiğini hem de oluşan zararın boyutunu kanıtlamak açısından büyük önem taşır. Bu nedenle dava dosyasında genellikle aşağıdaki belgeler bulunur: kaza tespit tutanağı (kaza raporu), kazaya karışan sürücülerin ve görgü tanıklarının kaza anına ilişkin ifadeleri, karakol veya savcılık tarafından düzenlenen tutanaklar ile alkol raporu gibi resmi inceleme belgeleri, araç ruhsat fotokopileri, sürücü ehliyeti ve tarafların nüfus fotokopileri, sigorta poliçesi örnekleri ve sigorta şirketi dosyası, kazazedelere ait sağlık raporları ve tedavi belgeleri ile ceza davası dosyası, iddianame, takipsizlik kararı ve varsa keşif veya bilirkişi raporları.

Mahkeme sürecinde, davanın sağlıklı ilerleyebilmesi için belirli kurum ve kuruluşlardan ek belge ve dosya talep edilebilir. Bunlar arasında savcılık veya ceza mahkemesinden ceza soruşturma dosyası, kazaya karışan araçların trafik sicil kayıtları, tarafların nüfus kayıtları (kimlik ve aile bilgileri), sigorta şirketlerinden kaza ile ilgili dosya ve poliçe bilgileri ile bedensel zararla ilgili hastane kayıtları ve sağlık raporları yer almaktadır. Bu belgeler hem olayın hukuki açıdan doğrulanmasını hem de tazminat talebinin sağlam temellere dayandırılmasını sağlar.

trafik kazasi tazminat davasi 2
Trafik Kazası Tazminat Davası

ARAÇ HASAR TALEPLERİ İÇİN GEREKLİ BELGELER

Trafik kazası tazminat başvurusu kapsamında araçta meydana gelen hasarların karşılanabilmesi için şu belgeler talep edilir:

  • Trafik kazası tespit tutanağının resmi tasdikli sureti veya taraflar arasında düzenlenmiş kaza tespit tutanağı
  • Varsa polis ya da jandarma tarafından düzenlenmiş ifade tutanakları veya görgü tespit tutanağı
  • Mağdur araca ait ruhsat
  • Hasarlı araca ait fotoğraflar (varsa)
  • Mağdur araç sahibine ya da zarar gören üçüncü kişiye ait banka hesap bilgileri (banka adı, şube adı, IBAN numarası)

DEĞER KAYBI TALEPLERİ İÇİN GEREKLİ BELGELER

Trafik kazası sonucunda aracın ikinci el piyasa değerinde meydana gelen kaybın talep edilebilmesi için aşağıdaki belgeler sunulmalıdır:

  • Araç hasar talepleri için gerekli tüm belgeler
  • Araç sahibinin imzalı değer kaybı talep beyanı
  • Maddi hasara ilişkin ekspertiz yapılmışsa eksper raporu
  • Onarıma ilişkin düzenlenmiş fatura

SÜREKLİ SAKATLIK TAZMİNATI İÇİN GEREKLİ BELGELER:

  • Yönetmelik doğrultusunda hazırlanmış sağlık kurulu raporu
  • Epikriz raporu
  • Genel adli muayene raporu ve diğer tüm tedavi evrakları
  • Mağdura ait kimlik belgesi fotokopisi
  • Kaza raporu, varsa bilirkişi raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı
  • Mağdura ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi
  • Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka-şube adı, IBAN numarası)
  • Sağlık verilerine erişim, işleme ve aktarım konusunda mağdur tarafından verilen açık rıza beyanı

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI İÇİN GEREKLİ BELGELER:

  • Kaza raporu, varsa bilirkişi raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı
  • Veraset ilamı
  • Ölüm belgesi ve ölü muayene/otopsi raporu
  • Anne ve baba bilgisini gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği
  • Ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi
  • Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka-şube adı, IBAN numarası)

Trafik Kazası Tazminat Davasında Arabuluculuk Başvurusu Zorunlu mu?

Eğer trafik kazası tazminat davası yalnızca kazaya kendi kusuruyla sebebiyet veren araç sürücüsü veya araç sahibine karşı açılıyorsa, arabuluculuk sürecinin uygulanması zorunlu değildir. Ancak, uğranılan zararların tazmini amacıyla dava sigorta şirketine karşı açılıyorsa veya kazaya sebep olan sürücü ve/veya araç sahibi yanında sigorta şirketine karşı da dava açılmışsa, dava öncesinde sigorta şirketine arabuluculuk başvurusunda bulunulması zorunludur. Trafik kazası tazminat davası açılmadan önce sigorta şirketine başvurma yükümlülüğünü de hatırlatmakta fayda vardır.

Öte yandan, sigorta tahkim komisyonuna yapılan başvurularda şimdilik arabuluculuk başvurusu mecburi değildir. Yazının hazırlandığı dönemde, bu konuda mevzuatta değişiklik yapılmasına ilişkin çalışmaların sürdüğü de belirtilmektedir.

Görevli Mahkeme

Trafik kazası sonucu açılan maddi ve manevi tazminat davalarının görevli mahkemesi genel olarak Asliye Hukuk Mahkemesidir. Ancak davalı taraflar arasında sigorta şirketi de varsa görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olur. Trafik kazası nedeniyle tazminat talepleri zarara uğrayan aracın Kasko Sigortasından talep edilecek ise görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Ancak tüketici tacir niteliğinde ise aracı ticari işletmesine ait ise (örneğin şirket aracı bir ticari kamyonet olabilir.) görevli mahkeme yine Asliye Ticaret Mahkemesidir.

Tüketici Mahkemesinde dava açarken dikkatli olmak gerekir. Çünkü Trafik Kazası Tazminat davasını, Asliye Hukuk Mahkemesi veya Asliye Ticaret Mahkemesinde açarken zararın tam değeri bilinemediğinden belirsiz alacak davası olarak açılan davalarda temsili bir değer belirlenir ve bu değer trafik kazası tazminat davası sürecinde alınacak bilirkişi hesap raporu sonrası talep miktarının arttırımı (Islah) dilekçesi ile arttırılabilir. Ama Tüketici Mahkemesinde dava açarken, dava dilekçesinde belirlenecek dava değeri Tüketici Hakem Heyeti başvuru üst sınırını aşmalıdır. Mesela 2025 yılı için Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan ilana göre: 149.000 (yüz kırk dokuz bin) Türk lirası altında bulunan uyuşmazlıklarda İlçe veya İl Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru yapılması zorunludur.

Yetkili Mahkeme

İki veya daha fazla aracın karıştığı trafik kazalarında yetkili mahkeme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMUK) 9. maddesindeki genel yetki kuralına göre, davalılardan birinin yerleşim yerinin bulunduğu mahkeme veya HMUK 21. maddesine göre haksız fiilin işlendiği yer mahkemesi olarak belirlenir. Bu çerçevede, olayın meydana geldiği yer ve davalının ikametgahı dikkate alınarak yetkili mahkeme tespit edilir.

Özel durumlarda ise, kazanın yolcu taşımacılığı faaliyeti sırasında meydana gelmesi halinde, taşımacının veya sigortacının ikametgah mahkemesinde dava açılmışsa, kazaya karışan üçüncü kişiler yetkisizlik itirazında bulunamaz. Bunun nedeni, HMUK 21. maddesinin haksız eylemden doğan davalarda yetkili mahkemeyi belirleyen hükmünün kamu düzeni ile doğrudan ilgili olmaması ve dolayısıyla bağlayıcı zorunluluk taşımamasıdır. HMUK 21. maddenin uygulanabilmesi, davanın davalıların tamamı hakkında haksız eylemden kaynaklanması şartına bağlıdır.

Buna karşılık, HMUK 9. maddesinin ikinci fıkrasındaki “Davalı birden fazla ise, dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılır” hükmü, uyulması zorunlu genel bir yetki kuralı olarak kabul edilir ve dava sürecinde mutlaka dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, trafik kazalarına ilişkin davalarda yetki tespiti yapılırken hem olayın niteliği hem de davalının yerleşim yerinin göz önünde bulundurularak HMUK’un ilgili maddelerine uygun hareket edilmesi gerekir.

ZORUNLU TRAFİK SİGORTASI TEMİNAT DIŞI KALAN HALLER:

Aşağıdaki durumlarda veya kaza sonucu kusurlu aracın sebep olacağı aşağıda sayılan zararlar için araç sahibine veya sürücüsüne karşı dava yoluyla trafik kazası tazminatları talep edilebilir; ancak bu zararlar sigorta şirketinden talep edilemez. Bu durumlar:

  • İşletilme halinde olmayan araçların sebep olacağı zararlar
  • Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri
  • Sigortalının sorumluluk kapsamına girmeyen tazminat talepleri
  • Sigortalının eşi, usul ve füru, evlat edinme ilişkisiyle bağlı olanlar veya birlikte yaşadığı kardeşlerin mallarına gelen zararlar
  • Destekten yoksun kalan hak sahibinin kusuruna denk gelen talepleri
  • Araçta veya römork/yarı römorkta taşınan eşyanın zararları
  • Manevi tazminat talepleri
  • Sigortalının Karayolları Trafik Kanunu uyarınca sorumlu tutulduğu kişilere karşı talepler
  • Çalınan veya gasp edilen araçların neden olduğu zararlar ve aracın terör/sabotaj amaçlı kullanılması halinde binen kişilerin zararları
  • Motorlu bisikletlerin kullanımından doğan zararlar
  • Çevresel zararlar (toprak, su, hava kirliliği, biyolojik çeşitlilik kaybı) ve yeniden oluşturma masrafları
  • Gelir kaybı, kâr kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlar
  • Cezai kovuşturmadan doğan giderler ile idari ve adli para cezaları

Trafik Kazalarında Maddi ve Manevi Tazminat Hesabı

Maddi ve manevi tazminat tutarları, her olayın özelliğine göre değişir. Manevi tazminatta hakim, tarafların sosyoekonomik durumunu, kazanın şiddetini, yaşanan acı ve kusur oranlarını değerlendirir. Maddi tazminatta ise mağdurun maluliyet oranı, meslek ve ücret durumu, çalışma süresi ile kusur payı gibi unsurlar dikkate alınır. Hâkim bu kriterler ışığında adil bir tazminata hükmeder.

Trafik Kazalarında Maddi Tazminat Nasıl Hesaplanır?

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 11/03/2021 tarihli ve 2020/7120 E. – 2021/2627 K. sayılı kararında, haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp iddiası bulunan davalarda, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı gibi yetkili kuruluşlarca oluşturulacak uzman doktor heyetinin, kaza tarihine göre uygulanacak mevzuatı dikkate alarak karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Buna göre, kaza tarihine göre ilgili düzenlemeler şöyle sıralanmıştır:

  • 11.10.2008 tarihinden önceki kazalar için Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü,
  • 11.10.2008 – 01.09.2013 tarihleri arasındaki kazalar için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği,
  • 01.09.2013 – 01.06.2015 tarihleri arasındaki kazalar için Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği,
  • 01.06.2015 – 20.02.2019 tarihleri arasındaki kazalar için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkındaki Yönetmelik,
  • 20.02.2019 tarihinden sonraki kazalar için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uygulanacaktır.

Karar, uzman doktor heyetinin, kaza tarihi ve davacının mevcut sağlık durumu çerçevesinde, ilgili mevzuat hükümlerine uygun biçimde çalışma gücü kaybı oranını belirlemesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Trafik kazasında maddi tazminat hesaplamasını, yeni rakamlar üzerinden örnekleyelim.

Örnek: Mağdurun aylık geliri 22.000 TL, maluliyet oranı %60, kaza kusur oranı %30, kalan çalışma süresi ise 20 yıl olsun. Hesaplama adımları şu şekilde yapılır:

  1. Aylık gelir kusur oranına göre düşürülür:
    22.000 × (1 − 0,30) = 22.000 × 0,70 = 15.400 TL
  2. Maluliyet oranıyla çarpılır:
    15.400 × 0,60 = 9.240 TL (aylık gelir kaybı)
  3. Yıllık kayıp hesaplanır:
    9.240 × 12 = 110.880 TL
  4. Kalan çalışma yılı ile çarpılır:
    110.880 × 20 = 2.217.600 TL
  5. Hukuki iskonto (%25 civarı) uygulanır:
    2.217.600 × (1 − 0,25) = 1.663.200 TL

Bu hesaplama sonucunda mağdurun toplam maddi tazminatı yaklaşık 1.663.200 TL olarak belirlenir. Hâkim, olayın tüm koşullarını, kusur oranlarını ve diğer somut delilleri dikkate alarak nihai tazminat tutarını takdir edecektir.

Trafik Kazası Tazminat Davası Dava Dilekçesi Nasıl Yazılmalı?

6100 sayılı HMK’nin 119. maddesine uygun olarak düzenlenen dilekçede, kaza olayının ayrıntıları, tarafların kusur oranları, yaralanma veya ölüm bilgileri ve her bir tazminat kalemi detaylı şekilde anlatılmalıdır. Davacı, elindeki tüm belgelerin örneklerini dilekçeye ekleyip, eksik belgeler için nereden alındığına dair açıklama yapar. Dilekçede olay ve tarihi, kazaya karışan kişiler, kazazede ve destekten yoksun kalanların kimlik bilgileri ile talep edilen maddi ve manevi tazminat talepleri açıkça yazılmalıdır.

Trafik Kazası Tazminat Davası Emsal Kararları

  • Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 10.12.2018 tarihli 2018/4623 E. – 2018/11940 K. sayılı kararında, kazada sigortalı sürücünün 1,83 promil alkollü olmasının, hasarın otomatik olarak teminat dışı kalmasını gerektirmediğini belirtmiştir. Hasarın teminat dışı sayılabilmesi için kazanın yalnızca alkol etkisiyle meydana gelmiş olması ve başka etkenlerin bulunmaması gerekir. Dosya ve bilirkişi raporlarına göre, davacı sürücünün tek başına kazaya sebebiyet vermediği, diğer sürücünün de ikinci derece (%25) kusurlu olarak kazaya katıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkeme, rizikonun sigorta teminatı kapsamında kaldığını kabul ederek istinaf başvurusunu reddetmiştir.
  • Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 2021/26777 E. – 2022/11236 K. sayılı kararında, trafik kazasından doğan maddi tazminat davasında, gerçek zarar ilkesi uyarınca, davacının araç kiralama belgeleri sunmasa dahi, makul tamir süresi ve araç mahrumiyet bedeli konusunda bilirkişi raporuna göre tazminat talebinin kabul edilebileceğine karar vermiştir.
  • Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 2020/9202 E. – 2021/66 K. sayılı kararında, davacının ZMMS kapsamında sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğu ve kazada yaralandığı olayda verilen kararı incelenmiştir. Kararda; hatır taşıması ve yakın akrabalık durumlarının tazminat indirimi açısından değerlendirilmesi gerektiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru olmadığını tespit etmiştir.
  • Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 2019/5127 E. – 2020/8591 K. sayılı kararında, tek taraflı trafik kazasında kendi kusuruyla ölen sürücünün yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı talebini ele almıştır. Dosya kapsamına göre, kazada sürücü tam kusurlu olup ölmüştür; buna rağmen, ölenin yakınları üçüncü kişi konumunda bulunmakta ve destekten yoksun kalma zararları doğrudan kendilerini ilgilendirmektedir. Kararda, zorunlu mali sorumluluk sigortasının, işleten veya sürücünün tam kusurlu olduğu hallerde dahi üçüncü kişilere verilen zararları teminat altına aldığı belirtilmiştir. Bu nedenle, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu kabul edilerek, mahkemece destekten yoksun kalma tazminatının tespit edilip ödenmesine karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
  • Yargıtay 17. Hukuk Dairesi kararı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca motorlu araç işletenlerinin, meydana gelebilecek ölüme, yaralanmaya veya malvarlığı zararına karşı zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırması yasal bir yükümlülüktür. Bu sigorta, işletenin üçüncü kişilere karşı doğacak zarar sorumluluğunu belirli limitler çerçevesinde teminat altına almakta olup, temel olarak tehlike sorumluluğunu esas almaktadır.

Ancak, eğer bir araç için zorunlu mali sorumluluk sigortası mevcut değilse veya sigorta teminatı kaza tutarını karşılamıyorsa, sigorta sisteminin devamlılığını sağlayan Güvence Hesabı devreye girmektedir. Sigortacılık Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca, zorunlu mali sorumluluk sigortasının sağlanmadığı durumlarda veya poliçe limitlerinin yetersiz kaldığı hallerde, üçüncü kişilerin zararları bu hesap üzerinden karşılanır. Bu çerçevede, destekten yoksun kalanlar da sigortasız veya teminat yetersizliği olan durumlarda Güvence Hesabı aracılığıyla tazminat talebinde bulunabilirler.

Trafik Kazası Tazminat Davası Sıkça Sorulan Sorular

Trafik kazası tazminat davası açmak için ne yapmam gerekiyor?


Trafik kazası sonucunda maddi veya bedensel zarar gördüyseniz, öncelikle kazayı belgelendiren tutanak, rapor ve faturaları toplamanız gerekir. Ardından bir avukat aracılığıyla trafik kazası tazminat davası başlatabilirsiniz.

Hangi zararlar için trafik kazası tazminat talep edilebilir?


Trafik kazası tazminat kapsamında ölüm, yaralanma, tedavi masrafları, araç hasarı ve değer kaybı gibi zararlar talep edilebilir. Her zarar türü için ayrı belgeler ve deliller sunulması önemlidir.

Sigorta şirketine karşı da dava açabilir miyim?


Evet. Kazaya sebep olan aracın sigortası varsa, sigorta şirketi trafik kazası tazminat taleplerinden sorumlu tutulabilir. Bu durumda dava hem sürücüye hem de sigorta şirketine yöneltilebilir.

Trafik kazası tazminat süreci ne kadar sürer?


Süre, davanın niteliğine, zararın kapsamına ve mahkemenin iş yüküne bağlı olarak değişir. Ancak belgelerin eksiksiz ve doğru sunulması, sürecin hızlanmasına yardımcı olur.

Ölümlü kazalarda tazminat talebi nasıl yapılır?


Ölümlü kazalarda trafik kazası tazminat, yakınların uğradığı manevi ve maddi zararları kapsar. Bu tür davalarda tazminat talebi, ölüm raporları ve yakınlık derecesi belgeleriyle desteklenir.